NARS Dual-Intensity Far Paleti

Günaydın, günün yazısı, internette fotoğrafları yayınlandığı anda ben de dahil birçok makyajsever için arzu nesnesi haline gelen sınırlı üretim bir far paleti ile ilgili olacak.
Bu Nars palet, 8 adet 1'er gramlık dual-intensity fardan oluşuyor. İçinden bir de sentetik far fırçası çıkıyor(#49).

Ambalajı bence oldukça şık görünüyor. Dışı aynalı bu yüzden de parmak izini hemen belli ediyor ama olsun çok problem değil benim açımdan. İçinde de boydan boya aynası var ki bu da güzel bir özellik.

Birçok blogda farların yapılarının, tekli olarak satılanlardan bile iyi olduğunu okudum ki bu paletle ilgili en merak edilen konulardan biriydi bu. Malum geçen seneki Narsissist paletteki farların yapıları büyük hayal kırıklığı yaratmıştı. Neyseki eleştiriler dikkate alınmış ve bu palette aynı hata tekrarlanmamış. Ben tekli dual-intensity farlardan kullanmadığım için kıyaslama yapamıcam ama birçok yabancı blogger bu ayrıntıyı üzerine basa basa vurguladığı için özellikle belirtmek istedim.

Farların yapısı yumuşak ve de çok rahat karıştırılıyorlar. İçlerindeki farklı tonlardaki ışıltılar farlara çok boyutlu görünüm kazandırıyorlar. Ayrıca hem kuru hem de ıslak kullanım için uygunlar. Islak kullanımda farın rengi çok daha yoğun olarak belli oluyor ama kuru olarak ta birkaç kat uygulanınca benim için yeterli ölçüde renk verdiler. Ben ıslak kullanımı tercih eden biri değilim ama yorumlayabilmek adına tüm renkleri fırçamı Mac Fix+ ile hafifçe ıslatarak denedim. Dediğim gibi farlar renklerini kuru kullanıma göre çok daha net ve yoğun verdi. Bu şekilde uygulamayı sevenlerin çok beğeneceğini düşünüyorum.

Şimdi gelelim farların renklerine:

-Europa: Şeftali/Pembe. Saten/Parlak arası bitişli.
-Himalia: Bronz/Kahve. Metalik bitişli.
-Ursa Major: Orta tonlu kahverengi. Saten/Parlak arası bitişli. İlk kez bu palette çıkmış bir far.
-Subra: Mor alttonlu koyu kahverengi. Çok yoğun olmayan parlak bitişli.
-Sycorax: Siyah. İçinde gümüş renkte minik ışıltıları var.
-Giove: Siyaha çalan koyu lacivert.
-Lysithea: Yeşil alttonlu gri. Metalik bitişli.
-Andromeda: İçinde pembelik bulunan ışıltılı bej rengi.

Sonuç olarak, bu farlardan en az 2 tanesini almayı düşünenler için palet çok daha avantajlı oluyor. Tekli olarak 85TL ye satılıyor bu farlar. Paletin fiyatı ise 200TL. İçinde 8 adet far bulunduğunu düşünürsek gayet makul bir fiyata geliyor. Ama elinizi çabuk tutmanız gerekiyor çünkü bu palet sınırlı üretim. Yaşadığınız şehirde Nars veya Sephora mağazası yoksa makyajtrendi.com dan sipariş edebilirsiniz. Ben ordan aldım ve çok kısa sürede de elime ulaştı. Bugünlükte bu kadar hepinize keyifli günler :)
  

Chanel Camelia Rose Allık

Chanel "Spring 2015" makyaj koleksiyonu, ilkbaharda Paris'in bahçelerinin görüntüsünden ilham alınarak oluşturulmuş. İşte bugünkü yazımın konusu da, bu koleksiyonun en dikkat çeken ve beğenilen parçası Camelia Rose allık hakkında olacak. Günaydın bu arada :)

3 boyutlu çiçek desenlerinin görüntüsü,  ilk görüşte aşk yaşatıyor insana. Bu nedenle bende bir süre kullanmaya kıyamadım zaten bu güzelliği. Ayrıca aynı dönemde ülkemizde yaşanan oldukça moral bozucu olaylardan dolayı da bilgisayarımın başına geçip kozmetikle ilgili birşeyler yazmak gelmedi içimden. Bu sebeplerden dolayı yazamadığım yazımı daha fazla geciktirmeden ve hala bazı mağazalarda bu allığın bulunma ihtimali olduğundan hemen yazmaya başlıyorum.

Bu sınırlı üretim allık 2 farklı tonda pembeden oluşuyor. Biri mat bitişli açık pembe diğeri de belli belirsiz ışıltıları olan saten bitişli daha koyu pembe. Her 2 tonu karıştırınca ise yumuşak tonlu, günlük kullanım için çok ideal aydınlık duran gül pembesi bir renk elde ediliyor.

Kokusu tüm Chanel ürünlerinde olduğu gibi harika. Mis gibi gül kokuyor. Boyutu markanın standart allık boyutlarından daha küçük(3gr). Dolayısıyla küçük boy bir fırçayla kullanmak gerekiyor. Aynı sebepten de renkleri tek tek uygulamak pek mümkün değil. Kalıcılığı da gayet iyi. Bozulmadan 6,7 saat kaldı yanaklarımda. Silmesem daha da kalırdı kesinlikle.
Pigmentasyonunu az bulanların aksine de bana gayet yeterli geldi. Peki hangi cilt tonlarına hitap ediyor derseniz kesinlikle açık ve orta koyulukta olanlara. Malesef koyu ciltlilerde kendini gösteremeyecek allıklardan Camelia Rose.
Sonuç olarak, ilk önce görüntüsünü kullandıktan sonra da verdiği pembeliği sevdim ben. Ama çok orjinal öyle bulunmaz bir pembe tonuna da sahip diyemem. Çok yakın bir muadilini bulmak illaki mümkün bir renk. Kaçıranlar, arayıp bulamayanlar çok üzülmesin yani. Ama yinede koleksiyon ürünlerine sahip olmayı sevenler için hala bazı Sephora ve Sevil mağazalarında bulunabildiğini söylediler. Almak isteyenler vakit kaybetmeden mağazalara telefon açıp sorabilirler. Mutlu günler :))

NARS Ita Kabuki Fırça

Günaydın, bugünkü yazımın konusu, birçok makyajseverin olduğu gibi benimde görür görmez aklıma düşen, Nars Ita Kabuki fırça hakkında olacak.

Aslında söylenecek fazla bir söz yok görüntüsüyle fırça kendini gayet güzel anlatıyor zaten :)
Nars Ita Kabuki, uçları düz, sık kıllı(keçi),orta yumuşaklıkta ve çok hafif bir fırça. Şeklinden dolayı da hiç kontür yapmamış biri bile kolaylıkla yüzünü şekillendirebilir. Ben Kevyn Aucoin Sculpting Powder ile uyguluyorum ama Benefit Hoola ve Nars Laguna ile de başarılı sonuçlar alıyorsunuz.

Ben yüz kontürümü nasıl yapıyorum biraz ondan bahsedim. İlk önce fırçamı pudrama yeterli ürün gelecek şekilde dokunduruyorum. Fazlasını fırçama bir kere vurup atıyorum. Daha sonra kulağımın üst kısmından başlayıp elmacık kemiklerimin altına doğru fazla uzun olmayan-gözümün dış kısmının hizasına gelecek kadar gibi hemen hemen-bir hat çiziyorum. Ardından da aşağı yukarı doğru hafif hafif karıştırarak çizginin netliğini yumuşatıyorum. En son olarak da şakaklarıma ve burun kenarlarıma fırçayı hafifçe sürüp bitiriyorum.

Ita Kabuki sadece kontür amaçlı kullanılıyor gibi gözükse de aslında çok amaçlı bir fırça. Aydınlatıcı, allık hatta fondoten sürmek için bile kullanılıyor.
Ayrıca aklıma gelmişken, bu fırçayla Mac in 163 numaralı fırçaları birbirinin benzeri gibi düşünülse de ikisi oldukça farklılar. Ben bunu kullandıktan sonra Mac i elimden çıkardım. Çünkü Nars Ita ile çok daha doğal bir görünüm yakalanıyor ve kılları Mac'e göre daha yumuşak.

Negatif yanı hiç mi yok bu fırçanın peki derseniz tabiki var.

1-Fiyatı..Ben Amerikadan $50 a aldım. Türkiye de 185 TL gibi uçuk bir fiyata satılıyor.
2-Hadi fiyatı neyse ne illa almalıyım bu fırçayı deseniz bile çok zor bulunuyor hatta online satış yapan sitelerde bile tükenmiş gözüküyor.
3-NARS ın genel problemi olan çabuk kirlenme bu fırçanın siyah sapı için de geçerli.

Bu fırça benim hiç vazgeçemeyeğim fırçalardan kesinlikle. Hatta yurt dışına gittiğimde veya giden gelen bir yakınım olursa yedeklemeyi bile düşünüyorum. Kısacası Nars ın Ita Kabuki fırçası, yazısını burada yazdığım, yine bu serinin bir diğer üyesi Yachiyo fırça gibi makyaj çekmecemin demirbaşlarından  oldu bile..

LORAC PRO Far Paleti

Günaydııınn... Günün yazısı, malesef sadece Amerikada satılan ve oldukça beğenilen Lorac Pro far paleti ile ilgili olacak. Zevklerimizin uyuştuğu ve yorumlarına güvendiğim bazı bloggerların övgü dolu sözleri; ayrıca "tek bir paletiniz olacaksa tercihiniz bu palet olsun" sözleri üzerine Amerikadan gelen arkadaşımdan rica ettim o da benim için alıp getirdi.

Lorac Pro mıknatıslı,incecik ve zarif bir palet. Oldukça seyahat dostu. Fakat bu paleti de aynı Nars allık ve farlarının dışı gibi temiz tutmak pek mümkün değil. Kullanmanızla kirlenmesi de bir oluyor neredeyse. Sanırım bu ürünle ilgili söyleyebileceğim tek negatif şey de bu.

Herneyse, Lorac Pro 8 adet mat 8 adet ışıltılı 16 fardan oluşuyor. Yanında bir de deneme boy oldukça başarılı bir far bazı da bulunuyor. 1 tanesi hariç tüm farların pigmentasyonlarını gayet iyi buldum. Farlar baya tozutuyorlar ama uygulama yaparken dökülme yapmadı neyseki gözaltlarıma.
Yapıları yumuşacık. O yüzden rahatça sürülüp karıştırılabiliyorlar. Kalıcıkları da çok iyi. Baz sürmeden bile gün boyu bozulmadan kalıyorlar.
Bu farlar hem kuru hem de ıslak kullanılabiliyorlar. Ama ben herzaman için kuru olarak kullanmayı tercih ediyorum.

Renklerden kısaca bahsetmek gerekirse:

-White: İsminden de belli olduğu üzere bembeyaz bir far. Palette en az kullanacaklarımdan biri.
-Cream: Pigmentasyonunu en düşük bulduğum, bej renkli ve highlighter için kullanılacak bir far.
-Taupe: Gözün crease bölgesinde kullanmak için ideal bir açık kahve.
-Lt. Pink: Çok açık tonlu bebek pembesi.
-Mauve: İçinde kahvelik de bulunan leylak renginde.
-Sable: İçinde kiremit rengin de bulunduğu orta tonlu kahverengi.
-Espresso: Rengini çok çabuk veren koyu kahverengi.
-Black: Eyeliner için ideal olan tabir-i caizse kömür karası siyah renkli far.

-Nude: Şampanya/Bej renkte.
-Champagne: Benim cildimde Nude ile hemen hemen aynı duran, biraz daha içinde pembelik bulunan bir far.
-Gold: Rengini çabuk veren,bakır/altın tonlarında.
-Lt. Bronze: İçinde şeftali tonu da barındıran bronze renkte.
-Pewter: Paletin en sevdiğim ve en sık kullandığım farlarından biri. Kahve/Gri/Bronz tonlarının karışımı çok güzel renkte.
-Garnet: İçinde bakırlık bulunan bronz/kahve renginde.
-Deep Purple: Neredeyse siyah denecek kadar koyu bir mor.
-Slate: İçinde grilik bulunan mavi renk far. Bu da az kullanacağım renklerden.

Paletin renkleri gayet kullanışlı ve güzel. Tatile giderken sadece bunu yanınıza alsanız hem gece hem de gündüz göz makyajınızı halledebilirsiniz :) Dediğim gibi bu güzel palet sadece Amerikada satılıyor ama siparişle getiren güvenilir instagram hesapları var. Onlardan da temin edebilirsiniz. Ben Lorac Pro Paleti gözüm kapalı tavsiye ediyorum. Eğer bulma imkanınız varsa mutlaka edinin derim. Mutlu günler :)          
 

Chanel Allık 'Caresse (180)'

Merhaba, bugünün yazısı sınırlı üretim olduğundan dolayı bir an önce yazmak istediğim, Chanel'in Holiday 2014 koleksiyonunda bulunan Caresse allık hakkında olacak.

En başından belirtmek isterim ki eğer koyu tenliyseniz yazının devamını okuyarak hiç vakit kaybetmeyin :) Çünkü bence bu sadece açık tenlilerin beğeneceği türden bir allık. Koyu tenlilerde bu güzel renk kendini malesef hiç belli etmez.

Caresse, açık şeftali tonlarda ve içinde mikro altın ışıltılar bulunan bir allık. Her ne kadar kabında fazla ışıltılıymış gibi dursa da sürdüğünüzde belli belirsiz,sağlıklı bir parlaklık sağlıyor bu ışıltılar yanaklara. Disko topu gibi parıldamıyorsunuz yani kısacası :)

Uygulaması da Chanel'in çoğu allığı gibi gayet rahat. Pigmentasyonu da fazla değil. Dolayısıyla Caresse allığı fazla kaçırma gibi bir riskiniz kesinlikle yok. Tam günlük kullanmak için ideal allıklardan. Kalıcılığı da çok yeterli. Tüm gün tazeleme gerektirmeden kalıyor yüzümde.

İlk başlarda bu allığı sürdüğüm günlerde ekstra olarak bir de highlighter kullanmıyordum ama son birkaç seferdir yine bu koleksiyonun bir parçası olan,yazısını biraz daha kullandıktan sonra yazacağım Camelia de Plumes Highlighting powder ile birlikte uyguluyorum. Birbirlerini iyi tamamlayan bir çift olacak gibi görünüyorlar şimdilik ;)

Chanel 'in çok sık şeftali tonlarında allık çıkarmadığını düşünürsek, bu renklerden hoşlananların gecikmeden Sevil,Sephora veya Harvey Nichols mağazalarından Caresse allığı denemelerini tavsiye ederim. Çünkü bu güzel allık yukarda da belirttiğim gibi sınırlı üretim ve birçok mağazada da tükenmiş durumda. Mutlu günler :)  

Guerlain - The Eye Pencil (01&02)

Haftanın ikinci gününden herkese günaydın :) Bugüne, göz kalemi arayışlarıma son vermemi sağlayan Guerlain The Eye Pencil ile ilgili düşüncelerimi paylaşarak, özellikle benim gibi kalem arayışında olanlara fikir verecek bir yazıyla başlıyorum.

Ben şimdiye kadar Mac,Ysl,Dior,Lancome gibi markaların göz kalemlerini kullandım. Fakat hiçbirini olmazsa olmazlar kategorisine koyamadım. Bunun da en büyük nedeni, gözümün iç kısmına hangi kalemi sürersem süreyim çok kısa bir süre sonra silinip gitmesi veya akmasıydı. Tamam eyeliner olarak gözün üstünde birçoğu başarılıydı ama konu gözümün iç kısmına gelince hepsi sınıfta kaldı.
İşte Guerlain The Eye Pencil kalem bu konudaki performansıyla kesinlikle benim için makyaj çantamın vazgeçilmezlerinden biri oldu.

Kalemin yapısı yumuşak, sürerken resmen kayıyor zorlanmadan uygulanıyor. Suya dayanıklı. Kalıcılığı gayet başarılı bence 10 üstünden 10 çünkü gözümün iç kısmında 5,6 saat bozulmadan kaldı ki bu benim için yeter de artar bir süre. Bu özelliğiyle benim için bir ilk oldu zaten.
Sevdiğim bir diğer özelliği de rahatça dağıtılabilmesi. Dumanlı göz makyajı yapabilirsiniz kalem kendini sürer sürmez hemen sabitlemiyor.
Asansörlü bir kalem yani altından döndürerek açıyorsunuz. Ayrıca bir de gizli açacağı var kalemin diğer ucunda.

Bendeki renkleri dediğim gibi siyah(01 Black Jack) ve kahverengi(02 Jackie Brown). Siyahı gerçekten simsiyah. Kahverengi olanı da koyu ve hiçbir ışıltısı yok. Önümüzdeki günlerde bir de silver topaz rengini almayı planlıyorum. İnternette kalemlerin swatchlarına bakarken hoşuma gitti onun da rengi özellikle gözün iç kısmındaki duruşuyla.

Söyleyeceklerim bu kadar. Siz de gözünüzün iç kısmında dayanmayan kalemlerden müzdaripseniz Guerlain ı da bir deneyin derim. Fiyatı 90TL civarında. Ama ben bu kadar para vermek istemiyorum daha hesaplı bir kalem arıyorum derseniz de yakın zamanda Avon dan gelen paket sayesinde keşfetme şansı bulduğum ve yazısını burada yazdığım SuperShock eyeliner ın da kalıcılığını gayet başarılı buldum aklınızda olsun.Fiyatı da 12TL idi sanırım.. İyi haftalar herkese :))      

Dermalogica Daily Microfoliant

Merhaba, bugün bir değişiklik olsun istedim ve bir makyaj malzemesi yerine çok severek kullandığım bir cilt bakım ürünü ile ilgili fikirlerimi paylaşmak istedim.
Dermalogica daily microfoliant, aslında genelde peeling olarak biliniyor ama bana göre birçok açıdan bildiğimiz peelinglerden farklı olduğu için ben cilt arındırıcısı demeyi daha doğru buluyorum.

Bu ürünü diğerlerinden ayıran en önemli özellik normal peelingler gibi granüllü olmaması. Görüntüsü bebek pudrasına benziyor, toz yapıda. Dolayısıyla benim gibi hassas cilde sahip olanlar için de çok uygun. Cildi hırpalayarak, çizerek yapmıyor temizleme görevini. Öyle ki hergün bile kullanıma uygun; diğerleri gibi haftada 1-2 yi geçmeyin uyarısı yok. Bu da ne kadar hassas yapılı olduğunun en büyük kanıtı zaten.

Kullanımı:

Nemli elinize yarım çay kaşığı tozu alıp biraz su ile ürün krem haline gelene kadar-maximum 30sn kadar- köpürtüyorsunuz. Yaklaşık 1 dakika kadar göz çevresine getirmemeye dikkat ederek dairel hareketlerle masaj yapıyoruz. Daha sonra da ılık suyla duruluyoruz. Benim cildimde yok denecek kadar az bir gerilme hissi oluyor yüzümü kuruladığımda ama sonrasında hemen nemlendiricimi sürdüğüm için hiçbir sıkıntı olmuyor. Ayrıca ilk kullanımda bile sağladığı aydınlığı farkedebiliyorsunuz.
Ben uzun zamandır düzenli kullanıyorum bu arındırıcıyı ve cildime sağladığı pozitif etkileri gördükçe iyiki almışım ve bitince de almaya devam edicem diyorum. Siyah noktalarım nerdeyse yok oldu, cildim daha aydınlık ve sağlıklı görünmeye başladı. Lekelerimin bile görünürlülüğü azaldı. Tabi bence bu sonuçları cildinize hergün gereken özeni gösterirseniz ve ne olursa olsun temizliğini aksatmazsanız çabuk elde edebilirsiniz.
Ben hergün değil birgün ara vererek uyguluyorum bu ürünü. Sabah süreceksem direk, akşam süreceksem de makyajımı temizledikten sonra.
Ayrıca 10 günde 1 de daha önce burada yazmış olduğum LaPrairie 3min.Peeling i yapıyorum. O da benim olmazsa olmazlarımdandır zaten:)

Aaa son olarak ta bu ürünün enteresan keşfedilme hikayesinden bahsedip bugünkü yazımı noktaliyim. Uzakdoğuda pirinç tarlalarında çalışanlar su bulamadıklarından yıkadıkları pirinçlerin sularıyla banyo yapmak zorunda kalıyorlarmış. Ciltleri tarlada güneş altında çalışmaktan kararıp leke leke olacağı yerde tam tersine beyazlamış ve güzelleşmiş. Bunu nedenini araştıran Dermalogica yetkilileri işin sırrının pirinç tozu olduğunu fark etmişler ve üstünde çalışıp Daily Microfoliant ı yaratmışlar.
İyiki de yapmışlar gerçekten çok çok memnunum ben kendisinden. Fiyatı evet pahalı yaklaşık 250TL gibiydi sanırım ama çooook uzun süre gidecek bir ürün. Ben bir ürünü tavsiye ederken çok dikkatli olmaya çalışıyorum sizleri yanıltmamak ve paranızı boşa harcatmamak için ama bu ürün deneyip pişman olma şansınızın en düşük olduğu ürünlerden. Ben çok faydasını gördüğüm için sizler de faydalanın istiyorum bu kadar överek anlatmam ondan yani :) Hatta bu yazımdan sonra almaya karar verip kullanmaya başlarsanız sonuçlarını lütfen benimle paylaşın :))) Hepinize mutlu günler...